IATA ve ICAO Tehlikeli Maddelerin Taşınması İçin Standartlar Üzerinde İşbirliklerini Genişletiyor
Tehlikeli maddelerin güvenli taşınması için küresel standartların belirlenmesi ve uygulanması konusundaki uzun vadeli işbirliğini Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) ile IATA genişletildi.
Anlaşma, Juan Carlos Salazar’ın ziyareti sırasında IATA İcra Ofisleri’nde Cenevre’de sonuçlandı ve bu ziyaret sırasında kuruluşlar arasındaki daha büyük işbirliği ele alındı.
Willie Walsh, IATA Genel Direktörü, “Tehlikeli maddelerin güvenli taşınması, küresel standartlara ve yönergelerin sıkı bir şekilde uygulanmasına bağlı olarak ortak bir uygulama haline gelmiştir. Bugünkü anlaşma, tehlikeli maddelerin en yüksek küresel standartlara göre ele alınmaya devam edeceğini sağlar.” dedi.
Bu anlaşma, havacılık endüstrisinde tehlikeli maddelerin güvenli taşınmasıyla ilgili sürekli bir taahhüt ve işbirliğini temsil ediyor. Küresel standartlara uyum, güvenliğin ve sürdürülebilirliğin önemli bir parçası olarak kalırken, IATA ve ICAO arasındaki bu uzun vadeli işbirliği, sektörün güvenli taşımacılıkla ilgili en iyi uygulamalara devam etmesini sağlamaktadır.
ICAO Genel Sekreteri Juan Carlos Salazar da bu işbirliğinin önemini vurgulayarak, “Tehlikeli maddelerin havayolu taşımacılığı, küresel standartlara uyum ve işbirliği gerektiren karmaşık bir konudur. Bu anlaşma, güvenli taşımacılık standartlarına olan bağlılığımızı yansıtmaktadır.” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Bu anlaşma, havacılık endüstrisinin güvenlik, verimlilik ve sürdürülebilirlik alanlarındaki çabalarını destekleyerek, tehlikeli maddelerin taşınmasıyla ilgili küresel standartların sürekli iyileştirilmesine katkıda bulunacaktır.
Cenevre – Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) ve Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO), hava yoluyla tehlikeli maddelerin güvenli taşınması için küresel standartların belirlenmesi ve uygulanması konusundaki uzun vadeli işbirliklerini genişletti. Bu konuda bir anlaşma, ICAO Genel Sekreteri Juan Carlos Salazar’ın IATA İcra Ofisleri’ni ziyareti sırasında Cenevre’de sonuçlandı ve iki organizasyon arasındaki daha büyük işbirliği ele alındı.
IATA, 1956 yılında uçaklarla Tehlikeli Maddelerin taşınması için rehberlik vermeye başladı ve o zamandan beri standartları güncelliyor ve oluşturuyor. Bu konudaki daha resmi bir yaklaşım, Ocak 1984’te ICAO Ek 18’in kabul edilmesiyle düzenleyici bir seviyede alındı. Bu, tehlikeli maddelerin uluslararası taşıması için geniş prensipleri belirtir. Tehlikeli Maddelerin Güvenli Taşınması İçin Teknik Talimatlar, Ek 18’in temel hükümlerini genişletir ve tehlikeli maddelerin uçakla güvenli uluslararası taşıması için gerekli tüm detaylı talimatları içerir. Ayrıca, denetim ve gözetim için Devletlere rehberlik sağlar.
ICAO ile hükümet düzeyinde anlaşılan Teknik Talimatlar temel alınarak, IATA, havacılık endüstrisi ile işbirliği yaparak uygulanabilir pratik araçları ve operasyonel önerileri geliştirir. Bunlar, Tehlikeli Maddelerin Taşımasına İlişkin Tehlikeli Maddeler Yönetmeliği olarak yayımlanır ve üreticiler, gönderenler, havayolları, yük taşıyıcıları ve yer hizmetleri sağlayıcıları dahil tüm değer zinciri için geçerli olan küresel standartlardır. Bu yönetmelikler, tehlikeli maddelerin uçakta güvenli kabulü, kontrolü, işlenmesi ve taşınması için pratik, tutarlı bir yaklaşım için gereken işletici değişikliklerini, destek belgelerini, araçları, kılavuzları ve notları içerir.
Willie Walsh, IATA Genel Direktörü, “Tehlikeli maddelerin güvenli taşınması, küresel standartlara ve yönergelerin sıkı bir şekilde uygulanmasına bağlı olarak ortak bir uygulama haline gelmiştir. Bugünkü anlaşma, tehlikeli maddelerin en yüksek küresel standartlara göre ele alınmaya devam edeceğini sağlar. Bu kapsamda, IATA, tehlikeli maddelerin düzenlenmiş taşımacılığına global olarak uyumlu ve pratik odaklı bir yaklaşımı sürdürmek için ana paydaşlarla savunuculuk çalışmalarına devam edecek. Bu, daha verimli ve güçlü tedarik zincirlerine yol açacak ve havacılığın en önemli önceliği olan güvenliği koruyacaktır.” şeklinde açıklamalarda bulundu.
Bu anlaşma, tehlikeli maddelerin taşınmasıyla ilgili küresel standartların sürekli olarak iyileştirilmesine katkıda bulunarak, havacılık endüstrisinin güvenlik, verimlilik ve sürdürülebilirlik alanlarındaki çabalarını destekleyecektir.