Yeni tesis SmartIST ile gelecek yükleniyor
Global hava kargo markası Turkish Cargo, bugün yurt içi ve yurt dışında 300’den fazla destinasyona kargo taşıması gerçekleştiriyor.
Türk Hava Yolları Genel Müdür (Kargo) Yardımcısı Turhan Özen ile şirketin sunduğu hizmetleri, dijitalleşme kapsamındaki yatırımlarını, 2022 hedeflerini ve sektörün geleceğiyle ilgili öngörülerini konuştuk.
Turkish Cargo’nun hizmetlerinden kısaca bahseder misiniz?
Global hava kargo markası Turkish Cargo olarak, dünyanın “yükselen değeri” Türk Hava Yolları’nın 1933 yılından beri hava kargo taşıma faaliyetlerini yürütüyoruz. Dünyanın en geniş kargo uçağı ağına sahip olan markamız, bugün itibarıyla 97 direkt kargo uçağı destinasyonuna hava kargo hizmeti sağlıyor. Ayrıca ana markamız Türk Hava Yolları’nın dünyada lider durumda olan uçuş ağını kullanıyor ve yolcu uçaklarıyla 300’den fazla destinasyona kargo taşıması gerçekleştiriyoruz. Bunun yanı sıra geniş bir kara yolu ağına sahip olan Turkish Cargo olarak, alternatif çözümler sunarak global iş süreçlerini başarıyla sürdürüyor; yurt içi ve yurt dışında 300’den fazla rotada kara taşıması yapıyoruz. Dünyanın 127 ülkesine hizmet sağlıyoruz.
Filonuzla ilgili bilgi verir misiniz?
Kıtaları birbirine bağlayan stratejik öneme sahip İstanbul’daki merkezimizde, 24’ü direkt kargo olan 371 uçaktan oluşan filoyla hizmet veriyoruz. Dünyanın en hızlı büyüyen ve gelişen hava kargo markası olarak, 2023 yılında en iyi üç hava kargo markasından biri olmayı hedefliyoruz.
Pandemi süreci hizmetlerinizi nasıl şekillendirdi?
Covid-19’un ortaya çıkmasından itibaren 6-9 ay içerisinde pazarda ciddi derecede küçülmeler meydana geldi. Otomotiv, makine, dijital ekipmanlar, yatırım ürünleri, tekstil ürünleri gibi ürünlerin hava kargo talebinde düşüşler yaşandı. Bu yaşanan krizden dolayı endüstriyel alanlarda küçülme nedeniyle aslında hava kargo büyümedi; ancak bir anda hava kargodan geçecek ürünlerin aciliyeti inanılmaz derecede arttı.
Turkish Cargo, salgın nedeniyle sekteye uğrayan uluslararası gıda ve medikal ürün zincirinin sürekliliği için kargo sefer sayılarını arttırma kararı aldı ve 2020 yılında, filosunda yer alan kargo uçakları ile 8 bin 563 sefer, yolcu uçaklarını kargoya çevirerek 2 bin 900 sefer düzenledi ve toplam 1,5 milyon tonun üzerinde kargo taşıdı. Bayrak taşıyıcı markamız, pandemi döneminde küresel pazar payını yüzde 5’e çıkardı ve dünya çapında taşınan her 20 hava kargosundan 1’ini taşıma başarısı gösterdi.
Dijitalleşme kapsamında neler yapıyorsunuz?
Özellikle hava kargo taşımacılığı anlamında inovasyon teknolojisi, daha önce hiç olmadığı kadar geniş ve anlamlı uygulamaları bünyesinde barındırıyor; çünkü sektörel anlamda artan bir aciliyet söz konusu. Turkish Cargo olarak, gelişen teknolojiyi öğrenme isteği ve yetisine sahip olan çalışanlarımızı, güncel teknolojiye adapte edecek tüm altyapıyı sağlamaya devam ediyoruz. Bu kapsamda, kısa süre önce yeni dijital çözüm ortağımız olan yapay zekâ temelli robotumuz Cargy’yi canlıya alarak, global ağımızda yer alan müşterilerimize kargolarının güncel durumlarını 7 gün 24 saat sorgulayabilme imkânı sunduk. Ayrıca, iş süreçlerimizin bir parçası olan Alpha, Bravo, Charlie ve Delta isimli yapay zekâ robotlarımızı da canlıya alarak, süreçleri ve görevleri otomatikleştiriyoruz. Sanal iş gücünü oluşturan robotlarımız ile özellikle çalışan verimliliğini ve operasyon hızını arttırıyor, hata oranını ve maliyetleri düşürerek zamandan tasarruf sağlıyoruz.
Yeni tesisiniz SmartIST ile ilgili bilgi verir misiniz?
Dijital teknolojiyle donatılan yeni tesisimiz SmartIST ile gelecek yükleniyor. Turkish Cargo olarak, İstanbul Havalimanı’nda yapımı devam eden dijital donanımlı SmartIST tesisimizde yürüteceğimiz iş süreçlerinde, modern teknolojiyi kullanarak, yıllık 4 milyon ton kargoyu taşıma kapasitesine sahip olacağız. SmartIST; endüstri 4.0, yapay zekâ teknolojileri ve dijitalleşmiş süreçlere ağırlıklı olarak tasarlanıyor.
Şirket olarak bu yılı nasıl geçirdiniz? Ne kadarlık büyüme elde ettiniz?
Turkish Cargo olarak 2021 Haziran ayında başarılı bir performans sergileyerek dünyanın ilk üç hava kargo markasından biri olma hedefine ulaştık. IATA’nın yayınladığı verilere göre geçtiğimiz yılın aynı döneminde 6’ncı sırada yer alırken; 2021 yılı haziran ayında Amerika, Avrupa ve Uzakdoğu’nun en büyük markalarını geride bırakarak 3’üncü sıraya yükseldik. Yine aynı dönem içerisinde World Air Cargo Data Eylül 2021 sıralamasına göre hava kargo sektörü yüzde 16,3 büyürken, satış tonajımızı yüzde 23,8 arttırdık. Turkish Cargo olarak, TOP 20 havayolları arasında 6’ncı sırada yer aldık ve Eylül ayında tonaj pazar payımız yüzde 4,9 oldu.
2022 hedeflerinizi paylaşır mısınız?
Hedeflerimizi sürdürülebilir kılma noktasında Turkish Cargo’ya her anlamda yararının olacağını öngördüğümüz, İstanbul Havalimanı’nda yapımı devam eden mega kargo tesisimiz SmartIST’e bu yıl sonu itibariyle geçiş yapmayı planlıyoruz. İstanbul Havaalanı’na geçiş ile birlikte Turkish Cargo hem yeni hedeflerine daha hızlı bir şekilde ulaşacak hem de ülkemizin Asya ve Avrupa arasındaki en büyük aktarma merkezi olmasında önemli rol oynayacaktır. Böylece, dünyadaki hava kargo trafiğinin büyük kısmının İstanbul Havalimanı’ndaki yeni Hub’ımıza çekilerek, İstanbul’un bir lojistik cazibe merkezi haline getirilmesi planlanıyor.
Aynı zamanda ülkemizdeki ihracatçılarımız, müşterilerimiz, geniş uçuş ağımızdaki kapasite artışı ile global ölçekteki pazarlara daha hızlı ulaşabilecek, yeni pazarlar konusunda fırsatlar elde etme imkânı bulabileceklerdir. Turkish Cargo olarak, sektörde en doğru pozisyonu alıyor, yeni pazar dinamiklerine hızlı şekilde adapte olmayı hedefliyor ve iş süreçlerimizi buna göre oluşturuyoruz. Oluşan yeni koşullara karşın bu hedefimiz için çalışmalarımızı tüm hızıyla sürdürüyoruz, bütün rekabet şartlarına ve senaryolara hazırız.
Son olarak, sektörünüzün geleceğiyle ilgili öngörüleriniz neler?
Halihazırda dünya ticaretinin hacimde yüzde 1’ini, değerde ise yüzde 38’ini oluşturan çok çarpıcı bir konuma sahip olan hava kargo sektörü, sürekli olarak gelişen teknolojinin de etkisiyle yeni boyutlara evrilerek büyümesini sürdürüyor ve rekabet giderek artıyor. Rekabetin gün geçtikçe daha çok arttığı hava kargo taşımacılığı sektöründe, teknolojik gelişmeler ve dijital süreçler aslında popülerliğini daha çok arttırdı. Bugün müşterilerimize daha hızlı ulaşabilmek adına e-platformlar, robotik otomasyon süreçleri ve dijital iletişim kanallarından yararlanıyoruz. Hava kargo taşımacılığının geleceği teknolojik gelişmelere dayanıyor. Turkish Cargo olarak bu anlamda yatırımlarımıza devam ediyoruz.
Kaynak:www.kobiaktuel.com.tr
