Kalp akciğerden gelen oksijence zengin kanı pompalama gücü ile diğer doku ve organlara gönderen hayati öneme sahip bir organdır. Kalp diğer doku ve organların kanlanmasını sağlarken aynı zamanda kendi ihtiyacı olan besini ve oksijeni sağlamak için kendine de kan göndermektedir. Bunu da koroner arter olarak adlandırılan kalbi besleyici damarlar sayesinde yerine getirmektedir. Bu damarlarda çeşitli nedenlere bağlı olarak bazı hastalıklar meydana gelebilmektedir. Bunların da başında kalp spazmı gelmektedir. Kalp spazmı hakkında detaylı bilgi sahibi olabilmek için yazımızın devamını okuyabilirsiniz.
Kalbin beslenmesinden sorumlu olan koroner atardamarlarında kaslar mevcuttur. Bu kaslar ani bir şekilde kasılırsa ve yine ani bir şekilde daralırsa kalp spazmı olarak adlandırılan sağlık sorunu meydana gelir. Aniden kasılan ve daralan damar zamanla kalbin yeterince beslenememesine neden olur ve kan akımı durur. Bu da yeterince beslenemeyen ve oksijen ihtiyacını elde edemeyen kalp dokusunun oksijensiz kalmasına neden olur.
Kalp dokusu yeterince oksijenlenemediği için daha küçük bir bölgesi ile diğer doku ve organlara kan pompalamaya devam eder. Bu da normalden daha fazla oksijen ihtiyacını ortaya çıkarır. Bu döngü kan akımının yavaşlaması ve oksijen ihtiyacının artması şeklinde devam eder ve anjina pektoris olarak adlandırılan göğüs ağrıları meydana gelir. Ancak bu demek değildir ki her göğüs ağrısı kalp spazmını işaret eder. Kalp kapak hastalıkları, miyokardit, akciğer hastalıkları ve mide hastalıkları da yaygın bir şekilde kalp spazmına neden olmaktadır. Bu nedenle kalp spazmı teşhisinde hastaların şikayetlerinin iyi bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir.
Kalp spazmı her zaman göğüs ağrısında neden olmayabilir. Bu tıkanıklığın ve kan akımının miktarına göre değişiklik gösterebilmektedir. Ancak bazı durumlarda bu tıkanıklığın fazla olması sebebi ile ve kan akımının iyice durması sebebiyle miyokart enfarktüsü (kalp krizi) ve hatta ölüm bile meydana gelmektedir.
Kalp spazmı kimi zaman kalp krizi ile karıştırılabilmektedir. Ancak bu iki durum oluşum mekanizması açısından birbirinden farklılık göstermektedir. Kalp spazmında kan akımı bir miktar devam ederken kalp krizinde kan akımı tamamen durmuştur. Hatta kalp krizinde kalp dokusunda doku ölümleri meydana gelmektedir. Fakat kalp spazmı tedavi edilmediği takdirde daha ileri seviyelere gelerek kalp krizini tetikleyebilmektedir.
Kalp Spazmının Belirtileri Nelerdir?
Kalp spazmında ortaya çıkan belirtilerin şiddeti hastalığın klinik seyrine ve kişinin genel sağlık durumuna göre değişiklik göstermektedir. En sık ve en belirgin karşılaşılan belirti göğüste yanma, sıkışma ve basınç uygulanma tarzında ağrılardır. Kişiler kliniğe başvurduklarında “göğsüme öküz oturdu” tarzında ifadeler kullanabilmektedir. Ayrıca bu göğüs ağrıları kalp spazmının şiddetine göre çeneye, omuzlara ve sırta da yayılabilmektedir.
Kalp Spazmının Nedenleri Nelerdir?
Kalp spazmı olarak adlandırılan kalp rahatsızlığı kalbi besleyen koroner arterlerde herhangi bir neden bağlı olarak ani kasılmalar ve daralmalar sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bu kalp rahatsızlığına birçok sebep neden olsa da bilinen en önemli faktör damar duvarlarında yağ moleküllerinin birikim göstermesidir. Ayrıca kanın damar içinde pıhtılaşması sonucunda da kalp spazmı meydana gelebilmektedir. Kalp spazmına neden olan faktörler şu şekilde sıralanabilir;
- Kolesterol seviyesinin yüksek olması
- Tansiyon değerinin yüksek olması
- Stres
- Alkol ve sigara tüketimi
- Hareketsiz bir yaşam tarzı
- Aşırı kilo
- Yağ oranı yüksek besinler ile beslenme, dengesiz beslenme
- Doğum kontrol ilaçları
- Enfeksiyon hastalıkları
- Çeşitli gazlara maruz kalarak zehirlenme gibi nedenler kalp spazmı için birer risk faktörüdür.
Kalp Spazmının Tanısı Nasıl Konulur, Tedavisi Nasıldır?
Kalp spazmında hastaların dile getirdiği şiddetli göğüs ağrısı şikayeti tanıyı kolaylaştırmaktadır. Bunun yanı sıra tansiyon değerlerinin takip edilmesi, EKG incelemesi, akciğer ve kalp seslerinin dinlenmesi, akciğer grafisi, efor testi, laboratuvar testleri ve ekokardiyografi incelemeleri ile kalp spazmının teşhisi konulabilmektedir. Kesin tanıyı koymak için hekimler kasık veya koldan ana damarlara girerek (anjiyografi) damarları inceleyebilir ve kesin tanıyı koyabilirler.
Kalp spazmının tedavisinde ilaç tedavisi olarak damarların genişlemesini sağlayan (vazodilatörler) kullanılabilir. Bunun yanı sıra kalp spazmının meydana gelişinde kan pıhtıları rol aldıysa pıhtılaşma önleyici ilaçlara başvurulabilir. Eğer hastalarda tansiyon değerleri yüksek seyrediyorsa kan basıncı düşürücü ilaçlar kullanılabilir. Çoğu hastada ilaç tedavileri ve yaşam tarzında değişiklikler iyileşme sağlamaktadır. Ancak iyileşmenin sağlanmadığı durumlarda koroner by-pass ameliyatına başvurularak hastaların iyileşmesi sağlanabilir.
Kalp spazmı ilaçlar ile ve cerrahi yöntemler ile tedavi edilebilen bir hastalık olsa da mutlaka yaşam tarzında değişikliklere gidilmesi gerekmektedir. Çünkü bu kalp rahatsızlığı uzmandoktor net sitesindeki bilgilere göre nüks etme özelliğine sahiptir. Bunun için hastaların sigara ve alkolden uzak durmaları, tuz tüketimini sınırlandırmaları, tansiyon değerlerini kontrol altında tutmaları, düzenli beslenme ilkelerine uymaları ve egzersizli bir hayat tarzı sürmeleri gerekmektedir.
Kalp spazmı mutlaka tedavi edilmesi ve üstüne düşülmesi gereken bir kalp rahatsızlığıdır. Kalp spazmı tedavi edilmezse ritim bozukluğu, kalp krizi, organ yetmezliği ve hatta ölüm meydana gelebilmektedir.
