Deli Mike: Türk Hava Yolları’nın Vukuat Eğilimli Airbus A340’ının Hikayesi
Uçak, Türkiye’nin bayrak taşıyıcısında bulunduğu süre boyunca tam bir enigma haline geldi.
Türk Hava Yolları şu anda filosunda çeşitli Airbus geniş gövde tasarımlarına sahipken, artık uçmadığı modellerden biri de A340-300. Bununla birlikte, quadjet’i işletirken, benzer A340’lardan daha fazla vukuata eğilimli olduğu biliniyordu. ‘Deli Mike’ın hikayesine bir göz atalım.
Sorunlu Airbus A340-300, Türk Hava Yolları’nda bulunduğu süre boyunca TC-JDM tescilini taşıyordu. ATDB.aero’dan alınan veriler, uçağın Şubat 1996’da inşa edildiğini ve iki ay sonra, aynı yılın Nisan ayında Türkiye’nin ulusal bayrak taşıyıcısına katıldığını gösteriyor.
Quadjet, yirmi yılı aşkın bir süre Türk Hava Yolları’na hizmet verdi ve 23 yılın ardından Ocak 2019’da ayrıldı. Ch-aviation.com’dan alınan verilerin gösterdiği gibi, 354 yolcuyu ağırlayabilecek tamamen ekonomi kurulumuyla yeniden yapılandırıldı. Yüksek yoğunluklu düzen, Hac seferlerinde kullanılırken kapasiteyi artırmak için uygulandı.
Türk Hava Yolları’ndan ayrıldıktan iki ay sonra quadjet, Africa Charter Airline’a katıldı ve 2-AVRA olarak yeniden tescil edildi. Ancak nihayetinde kullanılmadı ve bu nedenle şu anda Güney Afrika’nın Johannesburg kentindeki O. R. Tambo Uluslararası Havalimanı’nda (JNB) depoda duruyor. Bununla birlikte, şimdi keşfedeceğimiz çeşitli olaylara karışmış olması sayesinde çoktan meşhur olmuştu.
Her zaman olaylı
Teknik sorunları genellikle eski uçaklarla ilişkilendirebilirsiniz, ancak görünen o ki TC-JDM’nin sorunları Türk Hava Yolları’na katıldıktan kısa bir süre sonra başladı. Nitekim Türk gazetesi Hürriyet, Türkiye’nin bayrak taşıyıcısına tesliminden kısa bir süre sonra uçakta çalışan mürettebatın ışıklarının titrediğini fark etmeye başladığını belirtiyor.
Ayrıca uçağın okuma ışıklarının ve çağrı zillerinin koltuklarına karşılık gelmediği, yani bir düğmeye basıldığında bir başka yerlerde ışık yandığı söyleniyordu. Türk Hava Yolları çalışanları, uçağın tuhaf kişiliğini benimsemeye başlamıştı.
Jet ayrıca bazı daha ciddi olaylara da karıştı. Örneğin, Aviation Safety Network, Eylül 2011’de Bombay’a inerken bir pistte kayma yaşadığını belirtiyor. Neyse ki uçaktaki 97 kişiden yaralanan olmadı. Bu arada, Mayıs 2012’de AeroInside, aynı uçağın İstanbul’dan ayrılırken iniş takımlarını tamamen geri çekmediğini ve havalimanına geri dönmek zorunda kaldığını bildirdi.
THY teknisyenleri der ki, “Deli Mayk isterse dünyanın öbür ucuna sorunsuz uçar. Canı istemezse, yerde 1 metre bile gitmez.” Gün gelir dıştaki ışıklarını kendi kendine açar. Tam müdahale ederken söndürür. Teknisyenler tüm sistemleri söker, yazılımlarını yeniden yükler. Ama son kararı Deli Mayk verir. Uçuştaki güvenliğinde ise sorun yoktur.”
İsim neydi?
Yukarıda gösterildiği gibi, TC-JDM resmi olarak, ülkenin batı kıyısında yer alan İzmir kentinin adını almıştır. Ancak uçağın mizaçlı yapısı, Türk Hava Yolları’nda çalışanların ona Deli Mike/Mayk gibi başka bir lakap takmasına neden oldu. Ancak bu takma ad tam olarak neyi temsil ediyordu?
Bu isim Havacılık Alfabesinden türetilmiştir, kaydının son iki harfi için kullanılan kelimeler ‘Delta’ ve ‘Mike’dır. Türk bayrak taşıyıcının çalışanları, bu nedenle bu isimleri aldı ve Türkçe ‘deli’ anlamını yakıştırarak ‘Delta’ ‘yı ‘Deli’ olarak değiştirdi. Takma adı, kesinlikle onun eğlenceli ama olaylı kişiliğini yansıtıyor. ‘Crazy Mike’ :))
İçerik:simpleflying.com
