İSTANBUL HAVALİMANI – GEÇİCİ DEPOLAMA YERLERİNDE YAŞANAN SORUNLAR HAKKINDA
Gümrük Dış Ticaret Faaliyetlerinde karayolu, Denizyolu, Demir yolu gibi taşıma şekillerine ek olarak, bir diğer taşıma şekli de Havayolu ile eşya taşımacılığıdır.
Dış ticaret firmaları, Lojistik operasyonlarında havayolu ile ithalat / ihracat yöntemini tercih ederken eşyanın gönderildiği/geldiği ülke ile olan mesafe, coğrafi konum ve eşyanın üretim/hizmet/kamusal ihtiyaç bağlamında kritik olma durumunu da göz önünde bulundururlar.
Bu minvalde; Havayolu ile yapılan dış ticaret faaliyetleri, genelde acil kodlu, bozulabilir ya da üretimde kullanılması gerekli görülen veya kıymet arz eden eşyalar için tercih edilen bir taşıma şeklidir.
İstanbul Havalimanı taşıdığı potansiyel ve açıldığı günden bu yana üst üste kırdığı rekorlarla dünyada sayılı havalimanlarından biri olmakla birlikte, çeşitli kategorilerde dünya liderliğine yükselme başarısı göstermiştir.
Bu başarıda sadece yolcu taşımacılığı değil, aynı zamanda Hızlı Kargo kapsamı ticaret ve normal uluslararası kargo taşımacılığının da rolü azımsanmayacak kadar yüksektir. Kargo taşımacılığında İHL çatısı altında konumlanan kargo şirketlerinin eşyayı gümrük işlemlerinin tamamlanması için beklettiği alanlar Geçici Depolama yerleri olarak ifade edilmektedir.
Buralara çeşitli havayolu ve kargo şirketleri tarafından indirilen eşyalar, eşya sahibince veya eşya sahibi adına dolaylı olarak hizmet veren Gümrük Müşavirliği firma çalışanlarınca gümrük işlemleri tamamlanıp bekleme süresine bağlı olarak ciddi sayılacak ölçüde ardiye ücretlerinin ödenmesine mukabil alınmakta ve iç transfere yönlendirilmektedir.
Dış ticaret erbabının Geçici depolama yeri işleticilerinden beklentisi de depolarına bırakılan eşyaların talep geçildiğinde hızlı bir şekilde muayene sahasına intikalini sağlamak ve gümrük muayenesini müteakip eşyanın gümrük işlemlerinin tamamlanmasına destek olmalarıdır.
Uzunca süredir yaşanan ve son dönemde daha da belirgin hale gelen, bugün de Gümrük Müşavirliği çalışanlarınca protesto gösterisine sebep olan durum, eşyanın sevkinin talebini müteakip bazen yarım gün, bazen 1 günü bulan sürelerde eşyanın muayene sahasına sevk edilmesidir ki bu durum hem fazladan ardiye ücreti ödenmesine, hem de zaten eşyanın hızlı ulaşması için tercih edilen havayolu ile taşıma yönteminin anlamını yitirmesine ve üretimde/sağlıkta/tüketimde, hasılı her aşamada aksamalar yaşanmasına sebep olmaktadır.
Sorunların kaynağı olarak operasyonel planlama, personel yetersizliği, bürokratik süreçler ve uygulamalar gösterilebilir.
Bahse konu sorunların çözümü için Gümrük idaresi, Mülki İdare Amirliği ve Geçici Depolama işleticilerinin koordineli bir şekilde çalışması önem arz etmektedir. İGMD ve GMYD gibi gümrük müşavirliği meslek örgütlerinin girişimleri ve gümrük idaresinin de öncülüğünde organize edilecek toplantılarla sorunların kısa sürede çözüme kavuşturulması konunun taraflarının yakinen takip ettiği ve beklediği gelişmedir.
Ülkemizin dış ticaret hedeflerine ulaşabilmesi için üretim, istihdam gibi faktörlerin yanı sıra, Gümrük Müşavirliği / Dış Ticaret firma çalışanları ile Gümrük idarelerimizin ve memurlarımızın yoğun emekleri de göz önünde bulundurularak hızlı lojistik ve bürokrasiye takılmadan ilerleyecek ulaşım çözümlerinin hayati önem taşıdığını bu vesileyle tüm sektör paydaşlarına hatırlatmakta yarar görüyorum.
Sorunların tüm tarafların gayretiyle kısa sürede çözümü ve meslektaşlarımızın mağduriyetinin son bulmasını temenni eder, kamuoyunun bilgisine sunarım.
Gümrük Müşavir Yardımcıları ve Stajyerleri Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
Emrullah YARDIMCI