Atatürk Havalimanı’nın yoğunluğu nedeniyle iş adamları özel jetleri ile Türkiye’ye iniş yapamamaktan şikayetçi.
İniş izni için 2 gün, 3 gün bazen 4 gün sonrası için izin tanınan iş adamlarından bazılarının Türkiye’ye yatırım yapmaktan vazgeçtiği ileri sürüldü.
Türkiye’de kişisel uçaklar için özel bir alanın bulunmaması sorunu artarak büyüyor.
Havacılıkta toplu taşıma son 5 yılda gelişme kat ederken kişisel uçakların iniş ve kalkış sorunları iş adamlarının tepkisini çekti.
Özel jetler için havalimanı yetersizliği ile ilgili sorulara cevap veren Vizyon Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Karasu, sorunun sanıldığından daha ciddi boyutlara taşındığını söyledi.
Toplu taşımada özellikle Eski Bakan Binali Yıldırım’ın başarılı projelerle Türkiye’ye çağ atlattığının altını çizen Karasu, benzer çalışmaların özel jetler için de yapılması gerektiğini savundu.
Çok sayıda yabancı yatırımcıdan bu yönde tepki aldıklarını belirten Karasu, bir dünya devinin CEO’suna “Bugün değil 3 gün sonra gel” demek her şeyi alt üst ediyor diye konuştu.
Hazarfen, Kurtköy ya da daha farklı bir alana küçük de olsa bir özel jet limanının çok uygun maliyetlerle yapılmasının mümkün olduğunu belirten Mehmet Karasu şunları söyledi:
“Hiçbir şey yapılamıyorsa Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan iş adamlarına özel bir alan verilerek bu sorun çözülebilir. Ancak biz inanıyoruz ki Türkiye küçük de olsa bir havalimanını hızlıca inşa edebilecek güçtedir. Ya da bu proje 3. Havalimanında olduğu özelleştirilerek de hayata geçirilebilir. Başbakanımıza ve Eski Ulaştırma Bakanımız Binali Yıldırım’a çok şey borçluyuz. Ancak Türk özel sivil havacılığının da üzerine düşülmesi gerektiğini düşünüyoruz. İş adamlarının kullanacağı uçakların ve kiralanabilir hava taşıtlarının iniş ve kalkış sorunu yaşaması Türkiye için kabul edilebilir bir durum değildir”
Türkiye’nin Avrupa sivil havacılık normları ile yönetildiğine dikkat çeken Mehmet Karasu şöyle konuştu:
“Avrupa sivil havacılık normları ile yönetiliyoruz, ancak biz bu normların üzerine kendi normlarımızı ekleyince sistem içinde çıkılmaz bir hal aldı. Bürokrasi çok yavaş işliyor. ABD’de baktığınızda sivil havacılık öyle gelişmiş ki, uçağa binmek arabaya binmekten daha kolay. Uçaklar ve helikopterleri havada yoğun bir şekilde görebiliyorsunuz. Ya da örneğin bir Güney Afrika’ya gidin, helikopteri bisiklet gibi kiralayabilirsiniz. Ama Türkiye’de helikopter ile bir yere inmek için çeşitli izinler almak zorunda kalıyorsunuz. Almanya, İngiltere, İsviçre gibi gelişmeler ülkeler bir yana çok fazla gelişmemiş olan Doğu Avrupa ülkelerinde bile buna benzer bir durumla karşılaşma olasılığınız çok düşüktür. Yabancı yatırımcı buna alışkın olmadığı için Türkiye’den kolayca vazgeçebiliyor. Farkında olmadan yatırımcıları geri çeviriyoruz”
Karasu ayrıca, sivil havacılığın tek bir birim tarafından yönetilmek yerine toplu taşıma ile özel jetlerin ayrılarak Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü bünyesinde Özel Uçuşlar Genel Müdürlüğü şeklinde bir birimin oluşturmasına ihtiyaç duyulduğunu sözlerine ekledi.