THY Başkanı İlker Aycı, havacılık sektörünün zor dönemlerden geçtiği şu günlerde THY’nin transit uçuş sayısını artırdığını, İstanbul’un Paris’i geride bıraktığını ifade etti. Aycı, “Turizm sektörünün durumu ortada ama bu dönemde transit uçuşlarımızın oranını yüzde 60’a yükselttik” dedi.
Havacılık sektörü özellikle Avrupa başta olmak üzere hayli zor günler geçiriyor. Küresel krizin etkileri dalgalanan döviz kurları bir kenara, artan terör endişeleri son dönemde en çok hava yolu şirketlerini vuruyor. Petrol fiyatlarının da etkisiyle bilet fiyatları görece daha ucuzlarken doluluk oranlarındaki gerileme Avrupalı hava yolu şirketlerini zorluyor. Böyle bir ortamda uçuş portföyünü verimli büyüten şirketler ise havadaki türbülanstan en hafif yarayı almayı başarıyor.
‘TURİZMİN DURUMU ORTADAYKEN TRANSİT UÇUŞ SAYISINI YÜZDE 60 ARTIRDIK’
Türk Hava Yolları’nın kaptanı İlker Aycı, sektörün ve ilk çeyrek performansı jeopolitik gelişmelerden etkilenen THY’nin durumuna dair Habertürk’ten Yavuz Barlas’a açıklamalarda bulundu. Aycı, ilk çeyrekteki zarara karşın EBIDTA’nın (Faiz Amortisman Vergi Öncesi Kar) ekside olmamasının önemine işaret ederek şunları söyledi:
“Yüzde 20’lik EBIDTA marjı hedefimizi koruyoruz. Önemli olan da burada tüm gelişmelere rağmen kâr üretebilmek. Turizm sektörünün durumu ortada ama biz bu dönemde transit uçuşlarımızın oranını yüzde 60’a yükselttik. Öyle ki İstanbul’da havalimanı, Paris’i geçti. Önümüzde Avrupa’da bir tek Londra’daki Heathrow kaldı. Bugün transitin çok faydasını görüyoruz. Yarın işler düzeldiğinde asıl işte o zaman göreceğiz pozitif katkısını. Ve durmuyoruz Afrika pazarında derinleşmeye çalışıyoruz. Buradaki fırsatlara bakıyoruz. İş birliklerini artırıyoruz. Son olarak Senegal ile bir iş birliği yaptık. Bunlar artacak. Pazar payımızı artıracağız bu coğrafyada.”
ZARAR GEÇİCİNette zarar açıklamasına karşın 50 milyon dolar EBITDA kârı olan THY’nin borcu 9 milyar dolar civarında. Bu hisse senetlerinin performansına elbette etki ediyor. Ancak THY yönetimi de hissenin sonuna kadar arkasında. Zira genel kurulda alınan kararla THY sermayesinin yüzde 10’una kadar hisse geri alımı da gerçekleştirebilir. Hatta yöneticiler bile şirkete duydukları güveni göstermek için yasal sınırlar çerçevesince hisse satın alabilir.
THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı, ilk çeyrekteki zararın geçici olduğu görüşünde:
“Bizim borçlarımız hep uzun vadeli farklı döviz cinslerindem bugün kur kaynaklı zarar gibi görünen işlemler yarın kâra dönüşür. Önemli olan faaliyet kârımızdır. İşleri büyütmek pazarlara derinlemesine nüfus etmek, müşteri memnuniyetini artırmak… Tüm konsantrasyonumuzu buna veriyoruz. Çünkü artık ilk 10’dayız. Bu ligde tutunmak değil ilk sıralara oynamak istiyoruz. Tüm ekip arkadaşlarımız da bu motivasyonda.”
‘EUROLEAGUE DÖRTLÜ FİNALİ İSTANBUL’A THY GETİRİR’
Avrupa’nın en büyük basketbol turnuvası Euroleague’e adını yazdıran THY, Fenerbahçe’nin Final Four finalinde hakem kararlarının da etkisiyle Rus takımı CSKA Moscow’a elenmesi sonucu hayli eleştirildi. Eleştiri boyutu “THY sponsorluktan çekilsin. O parayı Türk takımlarına harcasın” noktasına bile vardı.
İlker Aycı ile bu eleştirilere de yanıt verdi. Aycı, “Euroleague’e ödediğimiz tutar Galatasaraylı Sabri’nin yıllık bedelinden daha az. Maddi boyutu bir kenara sponsor olarak elbette söz hakkımız var. Örneğin bu yıl 4 takımımız da finallere katıldı. Geçmişte izin verilmiyordu. Ama biz bunu değiştirdik. Karşıyaka’yı da potaya soktuk. Sonra CSKA Moscow 5 yıldır final oyuyor. 4’ünde elendi. Bu yıl kazandı. Ben eminim ki bizim takımlarımız da bu kupayı alacak. Bunu başaracak. Biz de destekleyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Yavuz Barlar ise bu durumu haberinde şu şekilde yorumladı:
”Böyle büyük organizasyonlara sponsor olmak global oyuncu olmanın olmazsa olmazlarının başında gelir. THY’nin de Avrupa’da sesini daha yükseltmesi hatta İstanbul’u havacılığın geçiş noktası haline getirmesi için bu tip mecralarda pazarlama yapması şart. Ben eminim ki sporla iç içe olan İlker Bey’in girişimleriyle Euroleague Dörtlü Finali yakın zamanda İstanbul’a da gelir. Ve hatta bugün hakemlerle ilgili yapılan eleştiriler de azalacaktır. Zira hakem seçimlerine kadar eşitlikçi bir yapı da yine güçlü bir sponsor sayesinde inşa edilir.”
