Tayland, Turizm Köprüsünü Güçlendirmek İçin Çağdaş Sanata Yöneliyor
Bu sabah Tayland Krallığı’nın Ankara Büyükelçiliği’nde düzenlenen törenle, Tayland Turizm Otoritesi (TAT), çağdaş sanatçı Payam Latifi’yi Amazing Thailand 2026 Marka Elçisi olarak görevlendirdi. Bu adım, Tayland’ın geleneksel turizm tanıtımının ötesine geçerek kültür ve yaratıcı alanlar aracılığıyla uluslararası izleyiciyle daha derin bir diyalog kurma arayışının parçası olarak görülüyor.

Cam, seramik ve karışık malzemelerle çalışan Latifi, sanat pratiğini ışık, yarı saydamlık ve malzemenin kırılgan dengesi üzerine inşa ediyor. Eserleri, katılık ve saydamlık arasındaki geçiş alanını araştırıyor — bu yaklaşım Tayland’ın uzun yıllara dayanan zanaat geleneği ve duyuları merkeze alan estetik yapısıyla beklenmedik bir uyum taşıyor.
Latifi’ye unvanını simgeleyen sertifika, TAT Türkiye Temsilcisi Fatma Güner Üstüner Pala tarafından sunuldu. Tören, diplomatik bir çerçeve ile sanatın kültürel hikâye anlatımındaki rolünü işaret eden bir alt ton taşıyordu. “Bu iş birliği yalnızca sembolik değil,” dedi Pala törenin ardından. “Payam Latifi’nin sanatsal duyarlılığı, Tayland’ın dokuları, renkleri ve sessiz felsefesiyle örtüşüyor. 2026’da iki ülke arasında daha yaratıcı bir anlatı kurmayı hedefliyoruz.”
Turizme Farklı Bir Bakış: Kültür, Tasarım ve Zanaat
Bu görevlendirme, TAT’ın Tayland’ı yalnızca sahilleri ve mutfağıyla değil; zanaatkârlık, tasarım, iyi yaşam ve çağdaş yaratıcılık üzerinden de konumlandırma çabasının bir parçası. Kuruma göre sanatçılar, bir ülkenin duyusal ve kültürel katmanlarını daha incelikli biçimde aktarabilen doğal “kültürel tercümanlar” olarak görülüyor.
2026 yılı boyunca Latifi’nin Bangkok, Chiang Mai ve çeşitli zanaat bölgelerinde zaman geçirmesi; yerel sanatçılarla buluşması, Tayland malzemelerinden ilham alan yeni işler üretmesi ve bu süreci Türkiye’de kamusal programlarla paylaşması planlanıyor. Ortaya çıkacak üretimler, “Tayland’dan İlham” başlığı altında sergiler, konuşmalar ve dijital
projelere dönüşecek.
Işık ve Hafıza Arasında Çalışan Bir Sanat Pratiği
Latifi’nin son dönem işleri, camın psikolojik ve mekânsal niteliklerine odaklanıyor: ışığı tutma, rengi bozma, iç ve dış mekânı aynı yüzeyde eritme gibi özellikler. Sanatçının yaklaşımı, gösterişten uzak; bunun yerine atmosfer, katman ve ışığın materyalle kurduğu ince temaslara yöneliyor. Bu estetik hassasiyet, Tayland’ın kültürel kimliğinde öne çıkan kavramlarla — sadelik, zanaat bilgisi, yavaş üretim ve malzeme ile el arasındaki yakın ilişki — paralellik taşıyor. Türkiye’deki kültür çevreleri için bu atama, turizmin yalnızca hareket veya destinasyon
sunumu değil, ülkeler arası bir kültürel alışveriş biçimi olarak yeniden çerçevelendiğini
gösteriyor.
Doğmakta Olan Bir Kültürel Değişim
Tören sakin bir atmosferde gerçekleşmiş olsa da etkisi daha geniş bir alana işaret ediyor. Tayland, bir çağdaş sanatçıyı marka elçisi olarak seçerek, ülkelerin kimlik inşasında sanatı giderek daha fazla kullandığı küresel bir eğilimin parçası olduğunu gösteriyor. Latifi’nin önümüzdeki yıl gerçekleştireceği proje, bu modelin nasıl işleyeceğine dair bir test niteliği taşıyor: seyahat, zanaat ve görsel anlatımın iç içe geçeceği bir süreç, Türkiye
izleyicisine Tayland’a dair daha rafine bir perspektif sunabilir. Latifi tören sonrası kısa açıklamasında şöyle dedi:
“Tayland, malzeme ile ruhun birbirinden ayrılmadığı bir yer hissi veriyor. Bunu yakından deneyimlemeyi ve kendi dilime tercüme etmeyi heyecanla bekliyorum.”
